Ana içeriğe atla

Mezunlardan Ekim ''İZ''leri: Figen Kocaçiftçi

figen hanım

1) Kendinizden kısaca bahsedebilir misiniz?

Adım Figen Kocaçiftçi. 47 yaşındayım. Aslen Adanalıyım. Babamın görevi sebebiyle çocukluğum Türkiye’ nin farklı şehirlerinde geçti. İlk orta ve lise eğitimimi Anadolu nun farklı şehirlerinde tamamladım. 1992 yılından beri İstanbul'da yaşıyorum. Yaşları 17 ve 9 olan iki kızım var. İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’ nde okudum. Meslek hayatıma 1997 yılında, üniversite son sınıf öğrencisi iken birçok arkadaşım gibi yarı zamanlı çalışarak başladım. Mezun olduktan sonra aynı şirkette devam ettim ve yaklaşık 23 yıl çalıştım. 2020 yılında iş değişikliği yaptım. 3 yıl sonrasında da şu anda çalışmakta olduğum Hollanda merkezli Akreditasyon ve Belgelendirme faaliyetinde bulunan Kiwa firmasının Türkiye ofisinde çalışmaya başladım. Okuldayken pazarlama alanında çalışmayı düşünsem de öğrenciyken yaz tatillerinde yaptığım stajlar ve son sınıftaki iş deneyimim mali işler departmanlarında oldu ve zamanla finans alanını severek bu alanda kariyer yapma kararı aldım.

2) Yeditepe Üniversitesi deneyiminizden bahseder misiniz?

2006 yılında aynı işyerinde çalıştığımız iki arkadaşımla birlikte yüksek lisans yapmaya karar verdik ve Yeditepe Üniversite sinin MBA programına başvurduk. Üniversitenin İngilizce MBA programı olması da tercihimizi etkileyen önemli bir
faktördü. Sektörü bilen deneyimli öğretim görevlilerini kadrosunda bulundurması, sektörde fiilen var olan deneyimli kişilerin derslere davet edilmesi çok değerliydi. Yeditepe Üniversitesi’nin bu tür bağlantılara ve sektörle iç içe olmaya oldukça önem
verdiğini söyleyebilirim.Ayrıca hem tezli hem de tezsiz program seçeneği sunulması da güzel bir avantajdı. Özellikle tezsiz program, çalışırken yüksek lisans yapıp akademik kariyer yapmak istemeyen ancak deneyim kazanmak isteyenler için oldukça ideal bir seçenekti.

3) Kariyerinizde Yeditepeli olmanın getirdiği farklar, avantajlar neler oldu?
Yeditepe Üniversitesi’nde MBA yaparken sektörden gelen konuşmacıların, yöneticilerin derslere katılması öğrencilere hem farklı bir perspektif kazandırdı hem de kariyer açısından önemli bir network oluşturma fırsatı sundu. Gerçek hayattan
örnekler üzerinden ders işlemek, sadece teoride kalmayan bir eğitim sunarak iş yaşamına doğrudan katkı sağlıyor.

4) Sizce kariyerinizde önemli dönüm noktası ne oldu?

Yaklaşık 30 yıllık iş hayatımda birçok dönüm noktası oldu. Ancak hatırladığım en önemli ayrıntılar dahil olduğum projelerdeki edindiğim deneyimler diyebilirim. Örnek vermek gerekirse iki farklı ErP değişim projesinde yer almıştım ve bu projelere dahil
olmak bana bir şirketin tüm süreçlerini gözlemleme ve anlamlandırma imkânı sunmuştu. Bu tür projelerde yer almak, özellikle kariyerin başlarında olan gençlere hangi alanda ilerlemek istediğine de karar vermesi açısından faydalı olabilir. Bu projeler sayesinde kariyerimde ilerleme fırsatı elde ederken aynı zamanda finans alanına bakış açımın değiştiğini söylemeliyim. Geçmiş yıllarda mali işler bölümleri kayıt yapan rapor hazırlayan bir bölüm gibi algılanırdı. Ancak zamanla değişen sistemler, globalleşen büyüyen şirketlerin finansal yönetime değer vermesi, finans bölümlerinin şirketlerin gelecek kararlarına ışık tutmasında ne kadar etkili olduğunun anlaşılması bu alanın ilerlemesine ciddi katkılar sağlamıştır.

5) Kariyer yolculukları için öğrencilerimize/yeni mezunlarımıza önerileriniz
nelerdir?

Öncelikle gençlerimizden çok umutlu olduğumu söylemeliyim. Gerçekten çok akıllılar ve bilgiye erişim konusunda bizlerden çok daha şanslılar. Ancak burada durduğunuz yer, yani okulunuz, çevreniz ve aileniz çok belirleyici. Hangi sektör, hangi şirket ya da pozisyon olursa olsun, bakış açınızı geniş tutmanız çok önemli. Artık standart işler yapay zekâ sayesinde büyük ölçüde otomatikleştiği için “ben farkımı nerede yaratabilirim?” sorusu kritik bir rol oynuyor. Kendi güçlü yönlerinizi daha da parlatmalı, gelişime açık alanlarınızı ise ilerletmelisiniz. Sakıp Sabancı nın “Bir şeyin her şeyini, her şeyin bir şeyini bilmeli insan” söylemini de hatırlamak isterim. Genel kültür, kaliteli bir network, odaklandığınız alanda derinleşmek ve sürekli öğrenmeye açık olmak da oldukça kıymetli. Ayrıca Erasmus gibi değişim programları, stajlar ve yaz okulları gibi fırsatları mutlaka değerlendirmelerini tavsiye ediyorum. Farklı kültürler, farklı sektörler hakkında bilgi sahibi olmak açısından oldukça değerli olduğunu düşünüyorum. Ben de üniversite döneminde yaptığım stajlar sayesinde şu anki kariyer yoluma yön vermiştim. Son olarak, öğrencilere kendi yollarını kendilerinin çizmesi gerektiğini hatırlatmak isterim, çünkü özellikle İşletme İktisat gibi bölümlerde okurken kurduğunuz bağlantılar kariyeriniz açısından çok önemli. Yaz dönemlerini tatil dışında
yaz okulları ingilizce dışında 2.bir yabancı lisan öğrenmek adına değerlendirmelerini tavsiye ediyorum. Yüce önderimiz Ata mızın dediği gibi ülkenin geleceği gençlerimizdedir diyerek bana bu fırsatı tanıdığınız için teşekkür ediyor kolaylıklar
diliyorum.

Figen Hanım’a, öğrencilerimize ilham kaynağı olduğu için teşekkür ederiz.